30 Aralık 2011 Cuma

ÖLÜM

''Her canlı ölümü tadacaktır.'' ne doğru bir sözmüş...İnsan, hayvan, bitki hiç fark etmiyor.Bugün ölüm istemiyorum diye diye kendimi avutuyordum halbuki.Ne kadar yanılmışım...
İlk geldiği günü hatırlıyorum.Ufacık gözleriyle bana bakan tatlımı tatlı, küçücük mavi bir muhabbet kuşu.Adını ailem Fıstık koydu.İlk geldiğinde çok hastaydı.Pirelerle boğuşuyordu, grip ya da nezle olmuştu.Bağlanmamak için çok uğraştım ona ama bir canlının acı çekmesine dayanamadım.Elimden gelen herşeyi yaptım ve pirelerinden kurtarıp, gribini söküp atmıştım.Birbirimize çok bağlanmıştık.Onunla ilgilenmem için bana ıslık çalıyor, beynimin etini yiyordu.Evimde her zaman açık bıraktım.Kendi kafasına göre takılıp sadece bana yanaşıyordu.Sonra aileme alıştı, sataştı, çeşitli komiklikleriyle güldürdü.Babacık dediği gün bizim için adeta bayramdı.Kimse ilgilenmediğinde pencere kenarına geçip serçelere laf atardı, kargalara kafa tutardı.O güçlü ve narin kardeşim dün hastalandı.Hiç neden yokken kusmaya başladı.Gözlerini açamaz, yemek yiyemez, su içemez oldu.Vitamin takviyesi yaptım, ilaçlar aldım ancak fayda etmedi.Son nefesini ellerimde gözleri yarı açık şekilde verdi.Benim tatlı kardeşim...
Kediye tekme atanlar, köpeği diri diri yakanlar anlamaz bu dediklerimi.Can vermek o kadar zordur ki...İzlerken bile dayanamazsın.Öleceğini bilirsin, dualar edersin, imkanın olsa canını onun için verirsin ama ölüme çare olamaz.Gitti benim küçük kardeşim...Ben burada bunları yazarken o yan odamda sonsuzluğa ulaşan ruhundan geriye kalan bedenini huzur ettirmeye uğraşıyor.Ona yardım edemediğim için allah benim bin kere belamı versin!

0 yorum:

Yorum Gönder